13 Kasım 2007

ATAM İZİNDEYİZ







Atam seni çok özledik.






Okulumuzda çok çoşkulu bir törenle atamızı andık. Keşke onu daha iyi tanıyor dana iyi anlıyor olabilseydik.


Bugünlerde sınıfımızda ummalı bir koro çalışması var. Öğretmenimizin geçen yılda biraz bahsetmişti. Pamukkale üniversitesinde müzik bölümü hocası öğretmenizin arkadaşı oluyor. Üniv. hocamızın kendi korosu ile bizim sınıf yıl sonu için koro gösterisi hazırlıyorlar. Her hafta hocamız bizim sınıfa gelip çalışmalara başladı. Bundan sonraki çalışmalarımız ise üniversitede müzik eşliğinde yapılacak. Bence çok güzel bir şeyler olacak fakat sınıftan para toplamak gerekiyor. İşin can sıkıcı kısmı bu oldu. Üniv. den gelen hocamız hiç bir şekilde ücret talep etmiyor. Fakat kullanılacak olan müzik aletleri ve çalacak olan gruba ücret ödemek gerekecek. Bu nedenden dolayı aylık 25 ytl toplayalım diye bir şeyler dolanıyor. Ama bunu herkes verme taraftarı değil. Çünkü fiyat çok yüksek geliyor. Çoğu velimiz karşı çıkmış. Bu hafta içinde bu konu hakkında bir toplantı yapılacak. Bakalım sonuç ne çıkacak. Öğretmenimizle bir gün bahçede sınıf annesiyle karşılaşmıştık. O zaman bana çalıştığım firmamdan dolayı bize sponsor olurmusunuz demişlerdi. Ben de patronumla konuştum. Sağolsun oda beni dinledi. Tabii ki oluruz dedi ama hesap yapınca hesap biraz yüksek geldi. Çünkü toplanacak para 25 ytl 7 ay ödenecek. Ve sınıf mevcudu 40 kişi. 7*25= 175*40=7.000 Ytl gibi uçuk bir rakam çıkıyor. Patronum yüzüme bakıp "Volkan Konak'ı çağıralım o zaman" dedi. "Çocuklar hem yorulmamış olur hemde okul para kazanır" dedi. Bende gülümsedim. Adamın söylediği çok doğru idi. (Geçen yıl Volkan Konak'ı getirmiştik. Ve çok da güzel olmuştu. ) Bende patronuma biraz araştırayım dedim. Toplantıda her şey aydınlığa kavuşur diye düşünüyorum.



Geçenlerde ödevden dolayı yaşamış olduğum üzüntüden dolayı artık ödevlerimizi daha özenli yapıyoruz. Vücudumuz ile ilgili hazırladığımız ödev ise görülmeye değerdi. Oğlum bu durumdan çok memnun. Çünkü hazırladığımız ödevler oğlumu çok mutlu ediyor. Onları birlikte araştırıp birlikte düzenliyoruz.
Yazının üst kısmını daha önce yazmıştım. Bu arada koro ücretleri için toplantı yapıldı. Toplantı yapılacağı günün sabahı hocamızla görüşüp firmamızın sponsor olacağını söyledim. Ama morali çok bozuktu. Ücreti veliler çok yüksek bulmuştu. O yüzden ağızdan ağıza bir çok söylenti çıkıp hocamızın kulağına gitmiş ki onu çok üzgün gördüm. Ben bu durumda davetiye ve afiş işlerini de üstlendim. Öğleden sonra yapılan toplantıya eşim katıldı. Esasında ben katılmak istiyordum ama işlerimin yoğun olması nedeniyle gidemiyecektim. Eşimle toplantı sonrası görüştüğümde toplantı çok kötü geçti dedi. Şimdi sınıf mevcudu 40 kişi. 30 kişi kabul ediyor. Ama katılmak istemeyen 10 kişi kendine taraf bulabilmek için etrafa saldırıyor. Toplantı sonrası hocamızın gözleri dolmuş ve ağlamış.
Ben kendi imkanlarım dahilinde etrafımdaki çevrem sayesinde biraz para toplamaya çalışıyorum. Bu konuda bana en çok yardımı olan dernekteki arkadaşım sayesinde yardımcı olabilecek sponsor firmaları gözden geçirmeye başladım. Sağolsun görüşmüş olduğum hiç bir firma bizi geri çevirmedi. Hatta beni en çok duygulandıran kısmı ise asgari ücretle çalışan çaycı ablamızın 50 ytl benden olsun diye coşması olmuştu. Beni ne kadar duygulandırdı anlatamam. Firma çalışanlarımız ise ay başında 5 ytl verecek. (30 kişiyiz) Çok mutlu oldum. Davetiye ve afiş kısmını ise çalışma arkaşım yapacak. Benim aklımdan geçen ise katılacak olan her firmayı davetiyede isimlerini yazmak olacak. Ve böylelikle firmaların reklamınıda yapmış olurum. 23 Nisan da olması nedeniyle protokolde gelecek. Bu nedenle gazetecilerde katılır. Katılımcı firmalar için iyi bir reklam olur. Davetiye biletlerinden sağlanacak gelir ise yardıma ihtiyacı olan kişiye verilecek.

Bu gün sabah hocamızla sabah karşılaştık. Ben de sınıf annesi ile konuşuyordum. Bizi yanına çağırdı. Koro çalışmasını yapacak arkaşı ile konuşmuş. Parayı biraz yüksek bulmaları nedeniyle tatsızlıklar yaşanıyor diye. Hocanın ilk söylediği şey ise şöyle olmuş. Sanata saygı duymayan kişilerle çalışmayalım. Gerekirse bu programı iptal edelim demiş. Bunları söylerken hocamızın gözleri dolu dolu oldu. Keşke elimden daha fazla şeyler gelseydi de yardımcı olabilseydim.

Şöyle geçmişim gözlerim önüne geliyor. Herhalde ben üniversiteye gidene kadar üniversite yüzü görmedim. Çocuklarımız çalışmaları üniv. ortamında yapacakları çalışma ile kendilerine hedef koyabilecek. Bir üniv. ortamı nasıl oluyor görebilecekler. Bir arkadaşım ise şöyle dedi. Bu arkadaşımın durumu ne kadar kötü olsada çocuğu için elinden geleni yapacak kadar cesur arkadaşım benim. Ben küçükken 23 Nisan gösterilerine çıkmazdım. Çünkü ailemizin parası yoktu. Sınıftan 5 kişi katılmazdık. Arkadaşlarımız yeni eteklerini giyip gösteriye çıkarken biz evde otururduk. Çünkü benim ailemin o eteğe ödeyecek parası yoktu dedi. Bunu anlatırken de gözleri doldu. Sesi çatallaşmaya başlamıştı. Şu an için ise benim oğlum bunları yaşamayacak. Ben ise elimden geleni yapacağım dedi.

Neyse arkadaşlar ben bu işlerle şimdilik meşgulum. Ya çocuklarımız hayatını dimdik ayakları üzerinde durup yaşayacak. Ya da okul-ev arası gidip gelecekler. Herşeyin sınav notu olduğu bir yaşantı şeklinde devam edecekler. Sonra da hayatın içine girdiğinde hayat denen şeyin sınav notu olmadığını, arkadaşlıkların olmadığı bir yerde hayatın bir boşluk içinde olduğunu anlayacaklar. Facebook niçin bu kadar çok tuttu dersiniz. Bence eskiyi özlediğimiz için olabilir mi? O çocukluk yaşantılarındaki samimi ve içten dostlukları özleği için değil mi? Her facebook a giren acaba ilk okuldan bir arkadaşıma bulabilir miyim umuduyla girmiyor muyuz? O anları ölümsüzleştirmek adına dünyanın bir ucunda da olsa o arkadaşımızı bulunca ne kadar çok sevindiğimizi bir hatırlayın.

Benden şimdilik bu kadar. Hepinize bol sağlıklı günler diliyorum.









5 yorum:

Unknown dedi ki...

canım sen baya bir yoğunmussun maşallah çok güzel çalışmalar bunlar valla şu arkadaşının söylediği insanı gerçekten üzüyor " Ben küçükken 23 Nisan gösterilerine çıkmazdım. Çünkü ailemizin parası yoktu. Sınıftan 5 kişi katılmazdık. Arkadaşlarımız yeni eteklerini giyip gösteriye çıkarken biz evde otururduk. Çünkü benim ailemin o eteğe ödeyecek parası yoktu dedi. " beni gerçekten çok duygulandırdı...Ben hiç böyle sorunlar yaşamadım küçükken ama çevremizde görüyorduk ve görmeyede devam edicez bugidişle. Çocuklar yarış atı gibi eytiliyor artık bizler önceden ilk okula giderken üniversitenin ü sünü bilmezdik ama şimdi çocuklar herşeyi biliyorlar...offf offf

buse dedi ki...

Arzum bende bu durumdan çok üzüldüğüm için elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Gidemeyecek durumda olan çocuklardan birisi toplantı sonrası annesine eve gidene kadar "anne ben katılamıyacak mıyım?" diye 10 defa sormuş arkadaşım öyle dedi. İnsanın içi gidiyor. Elimden geleni yapmak için çaba sarfediyorum. Keşke daha benim ve çevremin daha iyi imkanları olsaydı da böyle şeyleri yazmak yerine size gösterinin slaytını hazırlayıp biz böyle yapmıştık diyebilseydim.

YeMeK vAkTi dedi ki...

anam busecim ne kadar yoğunsun valla sen gene minik afacanın işlerini koşturmuşsun.ya dediğin gibi o kadar az ücret alanlar varki 25 ytl o kadar büyük bir paraki onlar için onlarıda hoşgörmek lasım neyseki senin gibi bi öğrenci velileri var ohh süpersin valla inşallah herşey çok güsel olur:)

buse dedi ki...

Sağol aylincim canım benim tşk ederim. Çocuklarımızın bazıları bu durumdan mahrum kalmamaları için elimden geleni yapıyorum. Çünkü parasızlık onların bu tür aktiveteye katılmasına engel olmamalı bence.

sığınak dedi ki...

buseciğim canım benim, seni okudukça uleeen başına gelecekler daha ilerde duuuur diyom kendi kendime,şimdilik çocukların derdi dert mi ki , okul mokul hikayeleri başladı mı yedik vallla, ama sen mükemmel bir annesin, tebrikler canım benim, kolay gelsin öptüm